Günümüzde insan kaynakları yönetimi, özellikle günümüzün oldukça istikrarsız ve sürekli değişken iş koşullarında ayakta kalmaya çalışırken çok daha önemli olmaktadır. Kurum olarak karşılaşılan risklerin yönetimi konusunda İK departmanı, çok önemli bir role sahiptir. Aslında çok iyi bilinen bir gerçek, insanları idare etmek gerçekten kolay bir iş değildir. Kurumsal düzeyde risk yönetiminin kapsamı, sadece fiziksel ve finansal belirsizliklerin kuruma verebileceği olumsuz etkileri kontrol etmek veya azaltmakla sınırlı değildir. Aksine, yeterli sayıda nitelikli eleman eksikliği başta olmak üzere birçok sorundan kaynaklanan risklerin değerlendirilmesini ve kontrol edilmesini de kapsar.
Bir kurumu mükemmelleştiren veya kötü bir çalışma ortamı yaratan hep “insan” unsurudur. Kurumu yeni zirvelere taşıyabilir veya günden güne daha aşağılara götürebilir. Bu nedenle, organizasyondaki kişilerden kaynaklanan riskleri ele almak ve yönetmek çok zordur. Üst yönetime risklerle başa çıkma konusunda yardımcı olabilecek olan tek şey, yalnızca mevcut insan kaynağıdır. Durum, kendilerinin de bir risk faktörü haline geldiği zaman daha kötü olur. İnsanlar, beklenen veya beklenmedik sorunları çözmek için becerilerini ve zekalarını kullanırlar. Peki ya kendileri en büyük risk kaynağı veya diğer sorunlar haline geldiklerinde ne olur? Bu, İK’nın kilit bir rol oynadığı andır. Riski yönetmek için herhangi bir kuruluşun insan kaynakları departmanının ne kadar ileri gidebileceğine göz gezdirelim.
İnsan Kaynaklarının Görevleri
İnsan kaynakları yönetimi, sadece organizasyon için politikalar yapmakla ilgili değildir. Günümüzün öngörülemeyen ortamında, kesinlikle organizasyonun vazgeçilmez bir parçasıdır. İK’nın yapması gereken şey, işgücünü yönetmek, sorunlarını ele almak, doğru ve düzenli insan kaynağı temini, çalışanları görevlerini daha iyi bir şekilde yerine getirebilmeleri için motive etmek, gereksiz çatışmalardan kaçınmak ve insanları risklerle başa çıkmak için kullanmaktır.
İK ile ilgili risklerden bahsettiğimizde, konu işe alma ve personeli elde tutma, çalışanların beceri-güven düzeyini arttırma, stres yönetimi, endüstriyel ilişkileri sürdürme ve daha pek çok şeyle ilgili sorunları içerir. Tüm bu riskler, bir kuruluşun doğru ve düzgün çalışmasını zora sokabilir. İK ve risk yönetimi, her ikisi de herhangi bir organizasyonda ortaya çıkan beklenen ve beklenmeyen sorunlarla ilgilendiğinden birbiriyle ilişkilidir.
Risk Yönetim Planları
Risk yönetimi planları, riski yönetmek ve organizasyon üzerindeki olumsuz etkisini azaltmak için özel olarak geliştirilmeli ve uygulanmalıdır. Firma, mali veya fiziksel tehditlerle karşı karşıya ise, risk yönetimi sadece insan kaynakları departmanının bir görevi olmayabilir. Ancak insanlar, endüstriyel ilişkiler, çatışma yönetimi ve stres yönetimi ile ilgiliyse, kesinlikle İK’nın bir parçasıdır. İnsanları işe almak, eğitmek ve elde tutmak, zamanında ele alınması gereken başlıca konulardır.
İKG aynı zamanda bir çalışanın kaza sonucu ölümü, geçici veya kalıcı felç, inşaat kazaları, işçi ayrımcılığı vb. gibi insanı içeren felaketlerle de uğraşmak zorundadır. Diğer risk yönetimi planları gibi, İK konularını ele almak için geliştirilen planlar ve programlar da kolayca yürütülebilecek sorunsuz şeyler değildir.
FABE PROJE YÖNETİMİ
