Her şey, küçük bir Himalaya Krallığı olan Butan’ın, uluslararası uçuşlara açık tek havaalanının bagaj alım yerinde valizlerimizi beklerken başladı. Harika anılarla ülkemize döneceğimizi iliklerime kadar hissettiğim bu güzel NEPAL ve BUTAN gezisinin daha ilk anlarında, cep telefonumla video kaydına geçerken, biraz da espri ile karışık bir İngilizce ile “Butan’a Hoş Geldiniz” yerine “Sir, Welcome to the Land of Happiness” (Mutluluk Ülkesine Hoş Geldiniz) diyor ve sözü Aziz Beye bırakıyordum. Bu “Mutluluk Ülkesi” ifadesinin, onun ilgisini fazlasıyla çektiği, yüzündeki gülümsemeden belli oluyordu.
Gezinin ilk gününde, bir önceki Butan Kralı zamanında temelleri oluşturulan ”Halkın Mutluluğu” kavramı üzerinde uzun uzun konuşurken, benden mutlaka Butan Parlamentosundan bir üye ile görüşme organize etmemi istedi. Beşinci kez geldiğim bu güzel ülkedeki yakın dostlarım bu ricamı kırmayınca, Timpu Nehrinin kıyısındaki otelimizde bir Butan Parlamenter ile uzun uzun sohbet imkanını yakaladık.
Aziz Bey, bu ülkedeki “Gayri Safi Milli Mutluluk” ve “Mutluluk Bakanlığı” kavramlarından çok etkilenmişti ama ben bu ilgisinin daha sonra neredeyse altı yüz sayfalık bir kitaba dönüşebileceğini ve Dünyada ilk kez kendisi tarafından ortaya atılan bir -izm ile karşılaşacağımızı tabi ki tahmin edemezdim. İşte, “mutluluk-izm” diyebileceğimiz “hepitalizm’in öyküsü böyle başladı.
Benden bir devre yukarıda olan Profesör Doktor Aziz Akgül ile Kara Harp Okulu’ndan mezun olduk. Başarılı birer öğrenci olmamızdan dolayı özel bir izin ile kendisi Orta Doğu Teknik Üniversitesi İşletme Bölümünde, ben de Boğaziçi Üniversitesi İnşaat Bölümünde yüksek lisans yaptık. Her ikimiz de doktora eğitimlerimizi tamamladık ve uzun yıllar Kara Kuvvetlerinde beraber görev yaptık.
Aziz Bey, KOSGEB Başkanlığı, Başbakanlık müşavirliği ve milletvekilliği yaptı ve önemli işlere imza atan bir vakıf kurdu.
Bense, meslekten ayrıldıktan sonra 15 aylık uzun bir Asya-Afrika gezisinin ardından, proje yönetimi ve turizm ile ilgilenmeye başladım ve FABE’yi kurarak katılımcılarımızın da güveni ile seyahat organizasyonlarına ve proje yönetimi eğitimleri vermeye devam ediyorum.
Değerli abim Aziz Beyin “Hepitalizm – İnsan Odaklı Bir Dünya” başlıklı kitabının önsözünde “… Bu kitabın yazılması için ilham kaynağı olan Dr. Faruk BUDAK’a … teşekkür ediyorum” şeklindeki sözleri benim için gerçekten onur verici. İlhamı gerçek bir esere dönüştürüp, bize çok daha büyük ilhamlar veren değerli abime ben de teşekkür ediyorum.
Ne yoldaş tesadüftür,
Ne de gidilen yerler,
O an sadece gülümsesek de…
Her yolculuğun bir nedeni vardır,
O an fark edemesek de…
Yeni coğrafyaları keşfederken, uzun sohbetlerin, karşılıklı bilgi transferlerinin, derinleşen dostlukların verdiği haz, bu gezilerin en önemli yani olsa gerek…
“Yüreğinin götürdüğü yere git” demişti yazar…
Yürek rehberdir, yer ise yol. Ne mutlu bu kervana katılanlara…
Sevgiyle kalın…
Dr. FARUK BUDAK
Yorum Yazın