• Telefon : 0 ( 532 ) 711 06 30 | 0 ( 541 ) 711 06 30 | fabe@fabe.biz

BAĞIMLILIK VE ÖZGÜRLÜK

BAĞIMLILIK VE ÖZGÜRLÜK

BAĞIMLILIK VE ÖZGÜRLÜK 1024 768 Faruk BUDAK

Hepimiz, yaşamımızda çoğu zaman bir şeylere ya da birilerine bağımlıyızdır. Bu eşimiz, dostumuz, çocuğumuz olabildiği gibi, çevremiz, iş ortamımız ya da toplum da olabilmektedir.

Her birimiz kendine özgü, sosyal varlıklarız. Ayrı ayrı karakterlere, istek ve zevklere sahibiz ve hepimiz kendimizi istediğimiz yönde gerçekleştirme özgürlüğüne sahibiz. Kişinin kendini ifade edebilme özgürlüğü vardır, aynı zamanda başkalarının özgürlüğünü de sınırlamama, başkalarına zarar vermeme düzeni de vardır.

Bağımlılık, yaşamımızın her alanında mevcuttur. Ancak bağımlılık ve özgürlükler, dengeli bir şekilde ifade bulmadığı zaman, kişinin ruhsal sağlığına derinden zarar vermekte, hatta çoğu zaman da yıkıcı olabilmektedir. İşte bu yüzden özgürlük ve bağımlılık denge içinde var olmalıdır. Kişi yaşamında sürekli bağımlı olduğunda ve kendini gerçekleştiremediğinde, o artık kendisi değil, başkalarına göre var olan bir insandır. Kendine ait bir fikri, düşüncesi yoktur ancak başkalarının ondan istediği düşünce ve fikirlere sahiptir. Bu yüzden kişi hiçbir zaman mutlu olamayacaktır çünkü kendi varlığını gerçekleştirme yitip gitmiştir.

İstediği mesleğe yönelme özgürlüğünü başkalarının istediği mesleğe yönelme ile takas eden biri, sahip olduğu meslekte başarıya da, doyuma da çok zor ulaşacaktır. Bu özgürlük değil, bağımlılıktır. Kişi düzene ters olgular dışında, kendi yüreğinde yankılanan isteklerini gerçekleştirmediği müddetçe, içsel huzuru yakalayamayacaktır. İşte bu yüzden kişisel özgürlük ve kişisel bağımlılık, denge içinde olmalıdır.

Kişi, başkalarının özgürlüklerini kısıtlamadan ve başkalarına zarar vermeden kendi özgürlüğünü de yaşayabildiği zaman hem eşsiz bir birey, hem de toplumsal bir bireydir. Kişi hem kendine has özel bir iç dünya, hem de toplumsal bir dünya taşıdığının bilincinde ve ikisini de dengeli bir biçimde gerçekleştirecek düzeydedir. Kişi hem kendi özgürlüğünü korurken, hem de başkalarının özgürlüğünü korumaktadır. Böylece hem kendi, hem de toplumsal varlığını gerçekleştirme meydana gelmiş olur. Hem kendinin, hem de diğer insanların farkındadır.

Denge içinde kendini gerçekleştirmek, kişisel gelişimde çok önemlidir. Ancak kendi özgürlüğünü yaşayabilen bir birey, başkalarının özgürlüğüne saygı duyabilir. Ancak kendini gerçekleştirebilen bir birey, başkalarının kendilerini gerçekleştirmelerinde hizmette bulunabilir. Kendini anlayabilen bir birey, başkalarını da anlayabilir. Böylece denge meydana gelmiş olur. Herkes hem özgür, hem de bağımlıdır fakat ikisi denge içinde bir arada var olmaktadır. Kişi hem kendini hem de toplumu ifade edebilmektedir.

Kendimizi hiçe saydığımız ve sürekli olarak başkalarına bağımlı yaşadığımız zaman, artık biz yokuzdur. Artık sadece toplumun yarattığı bir biz vardır. Sadece kendimize odaklanıp başkalarını hiçe saydığımızda da artık toplum yoktur, ilki kendini yıkmak, ikincisi de toplumsal varlığımızı yıkmaktır. Kendimizi yıktığımızda artık biz yokuz, toplumsal varlığımızı yıktığımızda da artık toplum da yaşayacak bir biz yokuz. İkisi de zararlıdır, ikisi de yıkımdır.

Gerçek özgürlük, dengeyi barındırmaktır.

Yorum Yazın

error: Site içeriği korunmaktadır!!!!!